Anayasa Mahkemesinin Tam Gün Kararı ve İşyeri Hekimliği

Anayasa Mahkemesi, 18 Temmuz 2012 günü yaptığı görüşmede,Tam Gün uygulaması ile ilgili karar aldı.
Anayasa Mahkemesi’nin 18 Temmuz 2012 günü yaptığı görüşmede 650 sayılı KHK’nin;
2., 3., 4., 7., 8., 9., 10., 11., 13., 21., 22., 23., 24., 25., 27., 28., 29., 30., 31., 33., 34., 36., 37., 38., 39., 40. ve 41. Maddelerinin iptaline karar verildi.
650 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Anayasa Mahkemesinin İptal ettiği hükümleri içinde yer aan 36, 37, 38, 39, 40 ve 41. maddeleri hekimlerin çalışma sınırlamaları ile ilgili maddeleri içeriyordu:

650 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 36 ncı maddesi ile 1219 sayılı Tababet ve Şuabatı Sanatlarının Tarzı İcrasına Dair Kanunun hekimlik mesleğinin icrasına dair 12 nci maddesinin ikinci fıkrasına “uzman olanlar” ibaresinden sonra gelmek üzere, “657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 28 inci maddesi, 926 sayılı Türk Silâhlı Kuvvetleri Personel Kanununun ek 27 nci maddesi, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun 36 ncı maddesinin altıncı fıkrası ile 2955 sayılı Gülhane Askeri Tıp Akademisi Kanununun 32 nci maddesi saklı kalmak kaydıyla” ibaresi eklenmişti. Bu düzenleme ile yasak ve sınırlama getiren maddelere atıf yapılarak bu yasaklar çerçevesinde hekimlerin mesleklerini icra edebilecekleri belirtilmişti.
Kanun Hükmünde Kararnamenin 38 inci maddesiyle ise 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 28 inci maddesinin birinci fıkrasına eklenen, “Memurlar, meslekî faaliyette veya serbest meslek icrasında bulunmak üzere ofis, büro, muayenehane ve benzeri yerler açamaz; gerçek kişilere, özel hukuk tüzel kişilerine veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarına ait herhangi bir işyerinde veya vakıf üniversitelerinde çalışamaz.” cümlesi ile memur olarak çalışan hekimlerin kamu kurum ve kuruluşları dışında mesai saatleri dışında mesleklerini yapmaları yasaklanmıştı.
650 sayılı KHK’nin 40 ıncı maddesiyle 2547 Sayılı Yükseköğretim Kanunu’nun 36 ncı maddesine eklenen fıkrada ,Yükseköğretim kurumlarının kadrolarında bulunan öğretim elemanlarının, kanunlarda belirtilen hâller dışında 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 28 inci maddesi hükmüne tâbi oldukları; ancak, öğretim üyelerinin, yükseköğretim kurumlarında yalnızca eğitim ve araştırma faaliyetlerinde bulunmak ve döner sermaye faaliyetleri kapsamında gelir elde edilen hizmetlerde çalışmamak kaydıyla mesai saatleri dışında yükseköğretim kurumlarından başka yerlerde meslekî faaliyette bulunabilecekleri ve meslek veya sanatlarını serbest olarak icra edebilecekleri; Yükseköğretim kurumlarından başka yerlerde çalışan öğretim üyelerine 58 inci madde ile 27.06.1989 tarihli ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin ek 3 üncü maddesi uyarınca ek ödeme yapılmayacağı; bunların rektör, dekan, enstitü, yüksekokul ve konservatuar müdürü, bölüm başkanı, anabilim ve bilim dalı başkanı, başhekim ve bunların yardımcısı olamayacakları kurallarına yer verilmişti.
650 Sayılı Kararname’nin 39 uncu maddesiyle 926 sayılı Türk Silâhlı Kuvvetleri Personel Kanununa eklenen ek 27 nci maddede, 926 sayılı Kanun kapsamına girenlerin, kanunlarda belirtilen istisnalar dışında meslekî faaliyette veya serbest meslek icrasında bulunmak üzere ofis, büro, muayenehane ve benzeri yerler açamayacakları; gerçek kişilere, özel hukuk tüzel kişilerine veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarına ait herhangi bir işyerinde veya vakıf üniversitelerinde çalışamayacakları hükmü getirilmişti Bu madde ile TSK personeli hekimlerin mesai sonrası mesleklerini kurum dışında icra etmeleri yasaklanmıştı.
KHK’nin 41 inci maddesiyle Gülhane Askeri Tıp Akademisi Kanununun 32 inci eklenen fıkra ile ise, Gülhane Askeri Tıp Akademisindeki kadrolu asker ve sivil öğretim elemanlarının 926 sayılı Kanunun ek 27 nci maddesi hükmüne tâbi oldukları; Ancak öğretim üyesi kadrolarında bulunanların diğer öğretim üyeleri gibi hasta muayenesi ve tedavisi yapmamak ve ilgili yasalar uyarınca ödenen tazminat ve ek ödemelerden yararlanmamak kaydı ve Genelkurmay Başkanlığı’nın izni ile mesai sonrası meslek icra edebilecekleri düzenlenmişti.

Sonuç olarak yukarıda iptal edilen maddelerden de anlaşıldığı üzere, Anayasa Mahkemesinin iptal kararının, işyeri hekimliğine dair herhangi bir değişikliği gündeme getirmediği gözleniyor.
Bu konuda Türk Tabipler Birliği, Sağlık ve Çalışma Bakanlıklarının da yapacakları açıklamaları izlemenin yararlı olacağı görüşündeyiz.
Kamud

Anayasa Mahkemesi’nin web sayfasında yer alan açıklamaya göre maddelerin iptal gerekçesi Bakanlar Kurulu’na Kanun Hükmünde Kararname çıkarma yetkisi veren 6223 sayılı Yetki Kanunu kapsamında olmamasıdır.

Anayasa Mahkemesinin Tam Gün Kararı ve İşyeri Hekimliği” için 4 yorum

  1. doktor bey,sizi tafsiye fczerine e7ocugumu grmeetik istiyorum,dişleri komple e7fcrfck arka dişi e7ok derin e7fcrfck bir ara e7ok ağrıdı şişti ve bfclent yağlı dere,diş hekimine gf6tfcrdfcm bir antibiyotik verdi şimdi iyleşti sizi o doktor tafsiye etti, şimdi getirsem fccretlerini sf6ylerseniz,e7ok sevinirim ve dişlerine ne ypacaksınız

  2. Hayır yapamayacaklar, zaten CHP Anayasa mahkemesine işyeri hekimliği ile ilgili bir itirazda bulunmamıştı

  3. Sonuç olarak devlette çalışan hekim ‘iptal kararından sonra’ aynı zamanda işyeri hekimliği yapabilecek mi?

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.